Türkiye 'de Mason Locaları, 1991 - Günümüz
Kitaplar
Türkiye ‘de, Kafkaslar ‘da, Balkanlar ’da Mason Örümcek Ağı
1. Kitap
Amerika Masonluğu, Emperyalist Karargâh
- New York Büyük Locası
- Türkiye ‘de masonlara ABD, 1965 işlemi ile yeniden düzenleme
- İran Masonluğu ve Robert Bagir Heyat
- Columbia Bölgesi Büyük Locası – Nur 2000 Locası
2. Kitap
Romanya Mason Yargısı
Kitabı okumak için tıklayınızRomanya Bü. Üs. Stellan Nistor ve HKEMBL Bü. Üs. Remzi Sanver

Türkiye ve Romanya EKSR Yüksek Şûra Başkan ve Üyeler

Masonlardan
Romanya
Büyük Üstat M. Remzi Sanver,
Kardeşinin suçlamalarına sessiz mi kalıyorsun?
Büyük Üstat M. Remzi Sanver'e
Sorular
Soruları okumak için tıklayınızAli Mutlu Köylüoğlu Kardeşinin savına sessiz mi kalıyorsun?
Yeniden Büyük Üstat olabilmek için Büyük Loca tüzüklerini değiştirtip, 4. kez Büyük Üstat olarak seçildiğin seçim öncesi, Büyük Locada önemli görevler yüklenmiş Ali Mutlu Köylüoğlu kardeşin, kayıtlarınıza da giren resmi bir yazı ile hakkında ağır bir sav ileri sürmüş, bunu da senin konuşmana bağlamıştı.
Büyük Üstat olarak seçildikten sonra yaptığın ilk toplantıda çok öfkeli olarak Ali Mutlu Köylüoğlu ve Serdar Tezelman (onun savı farklıydı) Kardeşlerini Haysiyet Divanına verip, toplantıdan kovmuş ve mahkemeye vereceğini söylemiştin.
Sonra Büyük Üstatlığa aday da olan bu iki kardeşini af ettiğini duydum.
Bildiğim kadarıyla mahkemeye de vermedin. Yoksa savları gerçek ve gerçeğin tescillenmesinden korktuğun için mi vaz geçtin?
"Büyük Üstadım, belki tuhaf gelecek, belki aykırı duracak ama, paylaşmak zorunda olduğum bir konu daha var.
Sebat Muhterem Locasıının bir hasret yemeği sırasında, yaklaşık otuzdan fazla Kardeşimizin hazır bulunduğu bir ortamda, özellikle Afrika’ya yapılan Büyük Loca ziyaretlerine atıfda bulunarak; ben bu ziyaretleri Afrika’da Büyük Loca toplantısı izlemek için yapmıyorum, o ülkelerde ticari potansiyeller peşindeyim, ticari potansiyellere yönelik olarak bazı K:.’lerimize şirketler kurduruyorum, bu K:.’lerimiz bu işlerdeki gelir artanının bir kısmını bana getirecekler ve Kar-Vak üzerinden siyasete yanaşacağız, siyasette belirleyici olacağız şeklinde ifadeleriniz olmuştu. Geçen süre zarfında, bu yöndeki çabalarınızı da biliyoruz. Açıkçası, herhangi bir Kardeşimizin bireysel anlamda siyasetle ilgilenmek isteyip, istemediği tabii ki kendisinin karar vereceği bir konu. Ancak, Bü:. Üs:, kimliğiyle siyasete yönelik çabaların, Büyük Locamızın, bu yönde araçsallaştırılmasınının doğru olmadığını ve hatta son derece tehlikeli olduğunu düşünüyorum. Burada hazır bulunan En Muhterem, Pek Muhterem ve Muhterem Kardeşlerimiz ve hatta tüm Muhterem Localarımızın ve tüm Kardeşlerimiz açısından ciddi tehlikeler içerdiğini düşünüyorum.
Biraz evvel, Ülkü Muhterem Locası Üstadı Muhtereminin sizi yeniden Büyük Üstatlık için aday gösterdiğini ve sizin de bunu kabul ettiğinizi söylediniz. Bu noktada, Büyük Locamızın siyasi çabalar için araçsallaştırılmaması adına, adaylık kararınız: yeniden gözden geçirmenizi öneriyorum. Teşekkür ederim.”
Ali Mutlu Köylüoğlu
Remzi Sanver, Hür masonların Büyük Üstadı;
Fakirin "Arnavutluk ve Kosova Mason Yargıları" kitabında açıkça görüldüğü gibi Arnavutluk 'ta tamamen siyasetin içindesin.
Galatasaray Kulüp yönetimi rezalet yenilgini herkes biliyor.
Bu tükenmez hırsın seni nerelere götürecek? Ali Mutlu Köylüoğlu 'nun savı doğruysa, neyin peşindesin?
Ali Mutlu Köylüoğlu kardeşinle Hukuk önünde hesaplaşacağım diyordun... Bu olayın üstünü kapatıp, sözde af ettim diyorsan, bu savların hepsini kabul ettiğin ve teyit ettiğin anlamı çıkmaz mı?
Masonların Dili ve Türkçe Düşmanlığı
ve Karşı Devrimci Ziya Umur
Konuşmasında sövgülerine devam ediyor mason Ziya Umur, değişime, gelişime düşman…
Bağnaz ve cehalet karanlığında nefretle yoğrulmuş bir mason olarak ‘gelenek’ sözcüğüne kin kusuyor;
“Şimdi kullanılan ‘gelenek’ sözü, menkulât in tercümesidir. Şu kadar var ki, uzun zaman yaşamamış olan her ‘genç kelime’ gibi, ‘gelenek’ de, sadece modern bir mana taşımaktadır. Yüz sene evvel ‘gelenek’ sözü yoktu ki, yüz sene evvelki ‘menkulât’ın o zamanki manasım da içine alabilsin!
Gelenek, zamanımızda, sevimsiz bir kelime olarak doğmuştur. Öyle zannediyorum ki, bilhassa gençlerimiz, ‘geleneklere bağlılık’ dendiği vakit, içlerinde bir ürküntü duyuyorlar. Gerçi, ‘Mason geleneklerine bağlı kalacaklarına’ dair, çeşitli yerlerle cümleler okuyor, hatta yemin de ediyorlar, ama söylenmesi âdet olan bir cümlenin mekanik bir tarzda tekrarlanması gibi, ifadenin asıl manasını realize etmiyorlar. Mason gelenekleri, yani dünlerden ve evvelki zamanlardan bize intikal eden fikirler, usuller, kaideler ve semboller... Bunlara bağlı kalmak demek, sanki ‘ilerlemeyi reddetmek’; ‘olduğu yerde saymak’; hatta bugünkü tabirlerle - gericilik değilse bile - ‘tutuculuk’ sayılıyor. Ve tabiî bu ibareden korkuluyor. Çünkü bugünkü günler, bir ‘hareketin’ içinde bulunduğumuz günlerdir. Öyle zannediliyor ki, bir şeyin ‘iyi’ olması, ‘yeni ve değişik’ olmasına bağlıdır. Dünden kalan her şey terkedilmeli’, her şey yeniden başlamalıdır. Dünden kalan her şey bozuk, yarın gelecek olan her şey - ne olduğunu bilmesek bile - sağlam ve güzeldir.88 Hâlbuki gelenek, dünden kalan ve yarın da, değişmeden, devam edecek olan şeydir.”
Mason Dergileri
Büyük Şark, Türk Mason, Şakul Gibi, Tesviye, Mimar Sinan, Mason, KMBL